Kosova, 2001 yılından itibaren Dokufest ile tanışmış, sonrasında ise İpek’te animasyon filmlerin gösterimini gerçekleştiren Anibar Uluslararası Animasyon Film Festivalini tanımıştı. Bu festivaller artık sadece film gösterimi yapan birer mecra olarak değil, kültürel mirası, doğayı koruyan, cinsiyet eşitsizliği konusunda duyarlılık yaratan, farklı kesimlere kendini ifade etme fırsatı tanıyan ve ülkelerin kültür politikalarını etkileme ve hatta belirleme noktasında inisiyatif alan kuruluşlar olmuşlardır.

Anibar Uluslararası Animasyon Film Festivali bu sene 13’üncü kez düzenleniyor ve her geçen yıl kurumsallaşma konusunda büyük mesafeler kat ediyor. Biz de 13 Temmuz’da açılışını gerçekleştirecek olan Anibar Animasyon Film Festivali Direktörü Arba Hatashi ile festivali, festival kapsamında gerçekleştirilen etkinlikleri ve şehir ile festival ilişkisi konusunda bir sohbet gerçekleştirdik.

Fotoğraf: Elmedina Arapi

Selamlar Arba. Öncelikle bu sene gerçekleşecek olan 13’üncü Anibar Animasyon Film Festivali ile başlayalım. Festivalin bu seneki teması “Batıl İnançlar”. Konsepti nasıl belirlediniz, neler içeriyor biraz detay verebilir misin?

Bu sene festivalin 13’üncü yıldönümü olduğunu ve 13 rakamının uğursuz bir sayı olarak görüldüğünü göz önünde bulundurarak bu senenin festival temasını “Batıl İnançlar” olarak belirlemeye karar verdik. Şans ve batıl inanç fikirleri dünya kültürleri arasında farklılık gösteriyor. Bu nedenle, farklı kültürler arasında farklı inançların karşılaştırmasını yapmak çok ilginç. İnsanların batıl inançlara ne kadar inandığını göz önünde bulundurarak bu hikayeleri festivalimiz aracılığıyla sizlere aktarmaya karar verdik.

İstersen festival programından bahsedelim biraz. Film programı 8 kategoriden oluşuyor. Bu bölümlendirmeler hakkında biraz konuşalım mı?

Tabi, her yıl olduğu gibi bu yıl da yarışma bölümlerimiz olacak. Festivalimizin yarışma kategorileri şu şekilde. Uluslararası Yarışma (Bu bölüm dünyanın her yerinden 30 dakikadan kısa animasyon filmlere açık), Öğrenci Filmleri Yarışması (Yine herkese açık diploma filmleri de dahil olmak üzere üniversite çalışmaları çerçevesinde tamamlanmış 30 dakikadan kısa animasyon filmleri içeriyor), Balkan Yarışması (Bu bölümümüzde Kosova, Arnavutluk, Karadağ, Makedonya, Sırbistan, Bulgaristan, Hırvatistan, Bosna Hersek, Yunanistan, Slovenya, Türkiye ve Romanya’da üretilen 30 dakikadan kısa animasyon filmler yer alıyor), İnsan Hakları Yarışması (Bu bölümde 30 dakikadan kısa filmler bütün dünyadan kabul ediliyor), Uzun Metraj Film Yarışması (burada 30 dakika üzeri filmler yer alıyor), Müzik Animasyon Yarışması (10 dakikadan kısa animasyonlara yer verilmektedir) ve son olarak Çocuk ve Gençler bölümü yer alıyor (bu bölüm de çocuk ve gençler için hazırlanmış animasyonlardan oluşuyor).

Bu gösterimlerin dışında paneller, atölye çalışmaları, animasyon yönetmenlerin sunumları ve konserler düzenlenecek. Kısa süre içerisinde tüm misafirler ve etkinliklerimizi içeren programımızı sosyal medya hesaplarımızdan paylaşacağız.

Bu yıl dünyanın 81 ülkesinden 233 kısa ve uzun animasyon film yer alacak. Gösterilecek film ve programlar 4 ayrı grupta yer alan 16 profesyonel uluslararası ve ulusal jüri üyeleri tarafından değerlendirilecek.

Fotoğraf: Anibar

Festival mekanlarından bahsedebilir miyiz? Jusuf Gervalla sineması zaten mevcut, bunun dışında hangi mekanları sinemaya veya etkinlik alanına dönüştürüyorsunuz?

Anibar Animasyon Film Festivali, festival süresince film gösterimi için 4 ana gösterim mekanına sahip. Bunlar “Jusuf Gërvalla” sineması, Kino Kubat, Kino Liqeni ve Istref Begolli tiyatrosu. Ancak festival, film gösterimlerinin yapıldığı sinema alanlarının yanı sıra, farklı programlar aracılığı ile Sanat Galerisi, İpek’te bulunan iki gençlik merkezi, müzik ve sanat meslek okulları ve çok farklı yerlerdeki etkinliklerle şehrin her yerine ulaşıyor.

Peki Anibar sadece bir animasyon film festivali olmanın dışında çeşitli yan etkinlikler de düzenliyor. Panel, eğitim programları gibi…

Evet, bu yıl farklı yaş gruplarına yönelik 4 çalıştay, 3 masterclass, uluslararası animasyon yönetmenleri tarafından 3 sunum, 4 özel program, 5 panel yer alacak. Ve ayrıca bu sene festivale eklenen yeni bir program sayesinde bir sergi ve 7 konser düzenlenecek.

Fotoğraf: Anibar

Her şey çok güzel görünüyor, festivalin başarılı bir şekilde geçmesini diliyorum. İstersen konuşmamıza biraz da Anibar’ın kuruluşundan bahsederek devam edelim. Neydi sizi böyle bir festivali organize etmeye iten ana neden?

Festivalin kurulmasının ana motiflerinden biri, daha önce Kosova’da keşfedilmemiş olan animasyonu bir sanat formu olarak tanıtmaktı. Ayrıca gençleri toplum için önemli olan sosyal konularda tartışmaya ve inisiyatif almaya teşvik etmek bizim için önemliydi. Şehre ve bölgeye daha fazlasını verme arzu ve iradesiyle genç gönüllüler tarafından oluşturulan festival, bu ruhla yoluna devam ediyor.

Kosova toplumunun uzun yıllar çeşitli kısıtlamalara maruz bırakıldığını biliyoruz. Benim sormak istediğim, Anibar’ın da parçası olduğu 2000’li yıllar ve sonrasında çoğalan festivalleri nasıl anlamlandırıyorsunuz? Festivaller bir mücadele, bir hak arama işlevini gerçekleştirebiliyor mu?

Aktivizm yoluyla sosyal ve kültürel politikaları etkilemek Anibar’ın her zamanki hedeflerinden biri olmuştur. Anibar şu ana kadar farklı sanat biçimlerini bir dönüştürücü olarak görmüş ve bunu kanıtlamış bir festival olarak Kosova sosyal hayatında önemli bir rol oynamaya devam edecektir. Festivalin belirlediği temalarda bu amacı taşımaktadır.

Fotoğraf: Anibar

Anibar, İpek şehri ile nasıl bir ilişki kurdu. İpek’in dönüşümü ile festivalin oluşumu sürecindeki etkileşim nasıldı? Yani festival İpek’i dönüştürürken, İpek festivali nasıl etkiledi. Şehir ve festival arasındaki ilişki her zaman dikkatimi çekmiştir. Bu konudaki deneyimlerini paylaşır mısın?

Anibar Festivali fikrini ortaya atan ve gerçekleştiren İpek’in gençleri idi ve her şeyden önce başlangıçtaki bu fikir, festivalin taşıyıcısı olmaya devam ediyor. Öte yandan festivalin İpekliler ile çok yakın bir teması var. Anibar yıllar boyunca İpek’te yaşayanların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla çalıştı. Dolayısıyla İpek’in yegane sinema salonu Jusuf Gervalla yönetimini üstlendi.

Anibar Uluslararası Animasyon Film Festivali, her biri ikame edilemez öneme sahip 40’tan fazla gence istihdam sağlayan ve 50’den fazla gönüllüyü kapsayan İpek şehrinin en büyük kültürel etkinliğidir.

İpek şehri, Anibar festivalini karakterize eden ve katılımcılar için daha çekici kılan; bir hafta içerisinde 60’tan fazla etkinlik düzenlemeye fırsat tanıyan yegane imkanlar sunuyor.

Festival öncesi ve festival boyunca İpek şehri ile Anibar’ın bağını karakterize eden özel bir enerji hüküm sürmektedir.

Son olarak şunu sormak istiyorum. Bu sene 13’üncü kez düzenlenen Anibar Film Festivali dünyaya ve Kosova toplumuna nasıl bir mesaj vermeyi amaçlıyor.

Festivalin bu seneki temasını göz önünde bulundurduğumuzda dünyanın farklı kültürleri arasındaki bağlantıları ve benzerlikleri görünür kılmayı hedeflediğimizi söyleyebiliriz.

Bazıları için batıl inançlar fena ve anlamsız olabilir, ancak bazıları için bunu rahatlatıcı olarak algılayabiliyor. Batıl inançlar bazı insanların belirsizliklerle başa çıkmalarına yardımcı oluyor ve kültürel anlamda büyük önem taşıyor. Bazıları hayatımıza anlam kattığını öne sürebilir. Farklı kültürlerdeki batıl inançların benzerlikleri bizi sadece yakınlaştırmakla kalmaz, aynı zamanda bize bazı şeylerin neden olduğuna dair tahayyül edilemez gerekçeler veya açıklamalar verme eğilimindedir.

Sezgi, bazen batıl inançlara sarıldığında yararlı olabilir. Dolayısıyla geldiğimiz yere ve kültüre saygı duymak ve sevmek bizim mesajımızı oluşturmaktadır, çünkü kültürel mirası taşımak ve korumak bir toplum olarak bütünlüğümüzü korur.

Röportaj: Bengi Muzbeg

© PRIZMA MEDIUM