Kısa bir anımsama

Şu ana kadar ulaşılan bilgilere göre Kosova’da ilk defa Türkçe bir tiyatro oyununun 1935 yılında sahnelendiği biliniyor. Durmiş Celina, Büyük Kapı Kızı adlı bir piyesi yazıyor ve sahneleniyor. Savaştan sonra ise Aziz Buş, Durmiş Celina, Hüda Leskovçalı, Refet Kiser, Nusret Morina, Cemal Kılıç, Muhamet Şerif ve bir çok öğretmenin çabalarına tanık oluyoruz. Bu dönemde yine Durmiş Celina’nın ve Aziz Buş’un yazdıkları küçüklü oyunlar hem Doğru Yol derneği tarafından hem de Branislav Nusic Sehir Tiyatrosu tarafından sahneleniyor. 1960 ve 1970’li yıllarda ise Hüda Leskovçalı’nın tiyatroyu organize etmek için büyük çabalarına tanık oluyoruz. Leskovçalı bazen öğretmen okulu öğrencilerini, bazen sokakta konuştuğu kişileri tiyatro yapmaya davet ediyor, heveslendiriyor. Öyle ki 1960’lı yıllarda bir sürekliliği olmayan ama arada sırada kendini duyuran tiyatro etkinlikleri düzenleniyor. 1970’lerde ise daha çok skeçler özellikle Doğru Yol Derneği’nin düzenlediği konserlerde yer alıyor. Bazen tiyatro öne plana çıkıyor bazen müzik. 1970’lerin sonuna doğru daha uygun şartlarda tiyatro yapma fırsatı doğuyor. Daha önce sahnelenen oyunlar, skeçlerin dışında bu defa Şükrü Ramo’nun savaş günlüklerine dayanarak yazdığı Değirmende adlı eseri Hasan Mercan oyunlaştırıyor. Ancak o dönemde bu tür bir oyunu sahneleyecek deneyimde olan bir yönetmen mevcut değil. Dolayısıyla oyunu hazırlaması için Üsküp Halklar Tiyatrosu’ndan Cemail Maksut geliyor. Oyun beğeniliyor, bölge festivaline katılıyor ve böylece Prizren’de amatör tiyatroların buluştuğu Kardeşlik Akşamları Festivaline Türkçe bir oyunun sahnelenmesinin önü açılıyor. 

Bir sonraki yıl aslen Prizrenli olan Üsküp Halklar Tiyatrosu oyuncularından Zekir Sipahi’nin Prizren Kültür Evi Tiyatrosunun Türkçe oyunlarını yönetmeye başlaması ile büyük başarıların önü açılıyor. Zekir Sipahi yönetmenliğinde oynanan oyunlar Ferizaj’da, Kula’da ve Trebinje’de düzenlenen önemli festivallerde birincilikler alıyor.

Devamda Lumbardhi Vakfı tarafından dijitalleştirilen, Tan gazetesinin 1969 – 1987 yılları arasında yayınlanan nüshalarında yer alan tiyatro ve Zekir Sipahi’nin yönetmenliğine dair haberlerden  bir derleme yapılmıştır.

Tiyatroyla Bir Hayat

Daha 1969 yılında Tan gazetsinde yayınlanan bir röportajda Zekir Sipahi, Üsküp Halklar Tiyatrosu’na kabul edildiğini belirtip okuduğu yazarlardan oyunlardan bahsediyor ve “Tiyatroya kabul edildiğim için çok mutluyum. Artık sevdiğim işi yapmak için odaklanabilirim ve bana verilen görevleri yerine getirmek için çabalayabilirim” diyor.

Tan gazetesinin 14.10.1969 tarihli sayısı

Tam 10 sene sonra Zekir Sipahi Üsküp Halklar Tiyatrosu’nda edindiği tecrübe ile birlikte Prizren Kültür Evi Tiyatrosu Türkçe Dramı’nda bir oyun yönetmek için geliyor. Nazım Hikmet’in Enayi adlı oyunu seyirciler tarafından çok olumlu karşılanıyor. Oyun ayrıca Üsküp’te sahneleniyor. Zekir Sipahi bundan sonra daha modern bir tarzla bir müzikal deniyor. Bu defa Aziz Nesin’in Gol Kralı Sait Hopsayt adlı oyununu hazırlıyorlar.  Bu defa ilk kez bölge tiyatro festivalinde dereceye girebiliyor ve sürdürülebilirliği sağlama konusunda önemli bir adım atmış oluyorlar. 

Tan gazetesinin 13.06.1981 tarihli sayısı

İki yıllık bir aradan sonra, 1981’de, zor bir oyun, Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destan’nı sahneye koymak için Zekir Sipahi hazırlanıyor. Geniş bir kadronun yer aldığı oyun çok başarılı oluyor. Ancak bu kez sadece seyirciler ve bölgeden beğeni kazanmıyor. Bu kez Trebinje’de düzenlenen Yugoslavya Amatör Tiyatrolar Festivali’nde birinciliği kazanıyorlar. 

Tan gazetesinin 25.04.1979 tarihli sayısı

1982’de Agim Rifat’ın Minus Plus adlı oyununu, 1983’te Şalom Aleyhem’in Damdaki Kemancı adlı eserini hazırlayan Zekir Sipahi 1984’te yine Haldun Taner’in “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” adlı oyunu hazırladı. Sipahi bu oyunla da bir çok festivalde ödül kazandı ve tekrar Trebinje’de düzenlenen Yugoslavya Amatör Tiyatro Festivali’nde birinciliği kazandı.

Tan Gazetesinde yer alan haberlerde başta ödüllü sanatçı Nafis Curcialo olmak üzere bütün oyuncuların Zekir Sipahi’den tiyatronun önemli detaylarını öğrendiklerine dair metinlere yer veriliyor.

Tiyatro üzerine yazan yazarlardan Secaettin Koka, Aziz Serbest, Reşit Hanedan, Hasan Mercan gibi yazarlar Zekir Sipahi’nin yönetmenlik becerisini övmektedir. Secaettin Koka “Şunu belirtelim ki bütün bu oyunların rejisörlüğünü Zekir Sipahi Üstlendi. İlk oyundan başlayarak gerçekten tiyatroya vurgun bir kadroyu bir araya getirdi. Bu kadroyla Z. Sipahi en ciddi bir biçimde çalışarak tiyatronun gizlerini de öğrendiler, tiyatroya oyuncuların saygıları ve sevgileri artarak bütünlükle tiyatroya bağlandılar” demektedir.  Agim Rifat ise “Zekir Sipahi, oyuncu, yönetmen, kafa, tiyatronun beyni… Tiyatronun ilk harfi” diye nitelemekteydi. 

Tan gazetesinin 16.05.1987 sayısı

Ben de Zekir Sipahi’nin yönettiği son oyun olan Mikado’nun Çöpleri adlı tiyatro oyunun provalarına defalarca katılmıştım. Oyuna kendini vermesini, bütün detayları dikkatlice izlemesine tanık olmuştum. Provaları Lumbardhi Sinemasının buz gibi salonunda gerçekleştiriyor ve şikayet etmiyordu. Neden şikayet etmediğini, Tan gazetesindeki haberlerden daha iyi anlayabiliyoruz. Yıllarca sürdürülen çaba ve emeğin karşılığında hala istikrarsız bir durumda bulunan tiyatroyu görmek, Sipahi’nin sessiz kalışının anlamını aşikar etmekteydi. 

✎ Bengi Muzbeg

© PRIZMA MEDIUM

“Bu yazı, İsviçre Kalkınma ve İşbirliği Ajansı (SDC), İsveç ve Lüksemburg Büyük Dükalığı Hükümeti tarafından ortaklaşa finanse edilen Kosova Sivil Toplum Vakfı (KCSF) programı ‘EJA Kosova’ tarafından desteklenmektedir.”