Geçtiğimiz yıl dünya çapında yaklaşık 140 milyon bebek doğdu - bu, dünya nüfusuna yepyeni iki Birleşik Krallık nüfusu eklemeye eşdeğer. Birleşmiş Milletler Çocuk Ölümleri Tahminleri Kuruluşlar Arası Grubu'na (BM IGME) göre, dünya genelinde her yıl yaklaşık 2 milyon gebelik ölü doğumla sonuçlanıyor. Fetal anomalilerden doğum komplikasyonlarına, enfeksiyonlara ve plasental malformasyona kadar çok sayıda doğumsal ölüm nedeni var.
Neredeyse iki buçuk yıl süren pandemiden sonra, tüm pandemi tedbirleri teker teker terk ediliyor. Pandemiden bunalan halk, bu gelişmelerden çok mutlu. Kimileri ise pandeminin daha bitmediği, bazı ülkelerde Omikrona bağlı hastane ve yoğun bakım yükünün azalmadığı, yeniden pandemi tedbirleri alma eğiliminde olunduğu ve aşılanmalar tam arzu edilen düzeye ulaşılmadığı için endişeli.
Artan sıcaklıklar, azalan su kaynakları, yükselen deniz seviyeleri, küresel iklim krizi tüm dünya ülkelerini etkiliyor. Antropojenik faaliyetler yüzünden, ekosistemleri yok ediyor, iklimi değiştiriyor ve gezegendeki dengemizi istikrarsızlaştırıyoruz.
Kara Veba (Kara Ölüm), 14. yüzyılın ortalarında kuzey Afrika ve Avrasya'yı kasıp kavurduğunda, oradaki insan nüfusunun yarısının ölümüne neden oldu, tarihi yeniden şekillendirdi ve potansiyel olarak insanın evriminin gidişatını değiştirdi. Bu salgın insanlık tarihinde kaydedilen en ölümcül salgındı. Salgın sonunda, Avrupa nüfusunun neredeyse yüzde 50’si yok oldu. Bu sayı ise COVID-19 için tahmin edilenden en az 200 kat daha yüksek bir ölüm oranı.
2022 Nobel fizyoloji/tıp ödülü, yakın soyu tükenmiş akrabalarımızın DNA'sından günümüz insanının evriminin izini süren İsveçli genetikçi Svante Pääbo’ye verildi. Svante Pääbo imkânsız görünen, günümüz insanının soyu tükenmiş bir akrabası olan Neandertal'in genomunu sıralamayı başardı. Onun araştırması, tamamen yeni bir bilimsel disiplin olan paleogenomik'i ortaya çıkararak, günümüz insanları ile Neandertaller arasındaki genetik bağlantıyı ortaya çıkardı ve Neandertallerle önceden düşünülenden daha fazla ortak noktamız olduğunu gösterdi. Aslında Nobel ödülünün bir paleontoloğa ve evrimsel çalışmaya verilmiş olması alışıldık bir durum değil ve bu yıl bu ödülün evrimsel biyolojide çığır açan bir keşife verilmiş olması muazzam!
İngiltere, Portekiz, İspanya, Amerika Birleşik Devletleri, Kanada, İtalya, İsveç, Belçika ve Avustralya'nın ardından, maymun çiçeği vakası Almanya ve Fransa'da da rapor edildi.
İklim değişikliğinin kendisi nispeten yeni bir konu olsa da, tartışmanın kökleri Thomas Malthus'un 200 yılı aşkın bir süre önceki yazılarına ve onun insanlık durumuna ilişkin karamsar değerlendirmesine verdiği yanıtlara uzanmaktadır.
Balkan Yarımadası'nın güneybatısında, Arnavutluk ile Makedonya arasındaki sınırı oluşturan ve kuzeyde Kosova ve Karadağ'a yayılan dağlarda, Avrasya vaşağının (Lynx lynx) küçük, yerli ve uzun süredir izole olan bir popülasyonu günümüze kadar gelebildi. Balkanların güneybatısında varlığını izole bir şekilde sürdürmeye çalışan bu alttür Balkan vaşağıdır (L. lynx balcanicus).
Imperial College'daki araştırmacılar tarafından Birleşik Krallık’tan gelen veriler üzerine yürütülen bir çalışmada, Omikron'un şiddetli ve ağır enfeksyona neden olma olasılığının 11% daha az olduğu gösterildi. Popülasyon düzeyinde bu, Delta'ya göre hastaneye yatış riskinde 25%'lik bir azalmaya dönüştü. Bu keskin düşüşün nedeni, Omikron varyantının daha önce enfekte veya aşılanmış kişiler arasında olması ve bu durumun ağır enfeksyona karşı önemli bir koruma sağlaması.